20 Ağustos 2009 Perşembe

İyi rota nasıl olur?

Söyleyeyim;

Tecrübe ile çok alakalıdır aslında.
Ama bazen de "çok tecrübeli?!" tırmanıcıların hınzırlıklarına alet olabilir "iyi" ya da "kötü" rota hatları.

Bana sorarsanız çürüklük bir rotayı iyi ya da kötü yapmaz. Bu tırmacının damak tadıyla çok alakalı birşeydir.

Rotaya yaklaşımın uzun ya da kısa olması rotayı iyi ya da kötü yapmaz. Uzak, kimsenin olmadığı, uğramadığı rotalar bazen en iyileridir ;)

Bana sorarsanız, rotanın yatıklığı-pozitifliği, çürüklüğü-sağlamlığı, uzaklığı-yakınlığı değildir onu iyi ya da kötü yapan. Tırmanıcının zevki ve keyif anlayışı tamamen belirleyicidir bu konuda.

Kusku goturmeyecek en net gercek, rotanın istikrarlı ve harmonik bir yapıda olmasıdır. Bu şekilde oluşturulmuş bir hat üzerindeki çürüklük vb ayrıntılar, tırmanıcı olarak tamamen sizin algınızla alakalıdır. Yani çürüklük bir rotayı sadece "çürük" yapabilir. Bu aynı zamanda rotanın kötü olmasını gerektirmez. Uzaklık bir rotayı sadece "uzak" yapabilir, rotanın kötü olmasını gerektirmez.

Çok önemlidir!

Zorluk derecesi, o rotayı tırmanacak olan kişiye limitlerinin altında, limitlerinde veya "üzerinde" olarak doğru bir anlayışla hizmet edebilmelidir.

Örneğin, devamlı olarak III, III+ giden 600 m.lik bir rotayı tırmanmak harika olabilirdi benim için. Neden olmasın? Belki limitlerimin altında ama bu durum bu rotayı "kötü" yapmaz. Belki senin tercih etmeyecegin bir rotadir, hepsi o kadar.

Ornekler vermeye calisayim:

Kucuk Demirkazik Kuzey Duvarin'da, Tunc Findik ile birlikte tirmandigimiz rota, Avcı. III derece yuksel, yuksel, yuksel sonra bir ip boyu VII seni hirpalasin dursun. Belki ben tırmandim ve keyif aldım ama bana sorarsanız bu KÖTÜ bir rota. Rotanin %95'ini çok rahat cıkabilecek bir sürü insan, bu zorlu kilit yüzünden belki asla yaklasmayacak bu rotaya.

Sulagankaya 2, Serkan Ercan- Batur Kürüz. Belki kendileri çok eğlenmişlerdir ve memnunlardır ama KÖTÜ. VIII+ ?'lik 4m.lik bir kilit! VII+?'lik bir balkonlu baca? ama rotanın gerisi III,III+. V,VI bile tırmanabilen insanlar 4 m.lik salak bir kilit yuzunden asla yaklasmayabilecekler bu rotaya veya bu daglarda VIII ? :) cikmak isteyenler, 4m.lik bir etap icin rotanın geri kalan hamallığını asla yapmayacaklar.

Ve belki de sırf bu yuzden (tekrar gormeyecegi icin) tasinan ve cakilan o boltlar her zaman elestirilecek, asla affedilmeyecek. (Belki de sırf bu yüzden degil:))

Parmakkaya klasik örneğin; İYİ ve GUZEL!

BDK, Dogu ve Kuzey; Cok tadinda, İYİ ve GÜZEL!

Riders on The Storm; Ortasında acayip çürük belki ama İYİ ve GÜZEL!

Uc Silahsorler; Çürüklük var yer yer ama İYİ ve GÜZEL!

Mystic Posse; güzel ne kelime, MÜKEMMEL!

Neyse, örnekleri uzatmışım biraz. Şu "tırmanıcı hınzırlığı" ile bağlayarak konuyu kapatayım:

Avcı, Sulagankaya 2 veya baska isimlerdeki gibi kötü, yukarıda saydığım sebeplerle tekrar görmeyecek rotaların kilitlerine de yok VII, VII+, VIII,VIII+ dereceler vermekten, bu konuda biraz "yumuşak" davranmaktan çekinmez bu "hınzır" tırmanıcılar. Nasılsa yukarıdaki sebeplerle, tekrarları imkansiz gibi birsey olacaktır. O halde tarih sayfalarına girme hususunda "en" leri denemenin ne zarari olur ki? ;)

Yukarıdaki rota isimleri icin kusuruma bakilmaya. Rotaların, "kötü"lüğünü, yukarıdaki bağlamda topolara bakarak anlayabilirim ben. Ama "iyi"liği ve "zorluk derecelerinin onaylanması" ancak tırmanılarak olur. Sulagankaya 2'ye bu baglamda lafım olamaz, henuz tirmanmadim.

Ama tırmandığım rotalar için çok dürüstçe konusacak olursam, rota zorluklarıni belirlerken, "en zor" olma yolunda hic hata yapmadigimi inancla iddia edebilirim. :D

Ve iyi rotaların tekrarlarını sizden özlemle beklerim...

4 yorum:

Hakan dedi ki...

Yazının çoğuna katılmak ile birlikte çürüklük kısmına katılmıyorum. Rota çürük olduğu için, tırmanırken sağanak şeklinde taş düşmesi kadar kötü bir şey yok. Bu yüzden çürüklük rotayı bence kötü yapar. Bu da ikiye ayrılabilir tabii. Çürük ama taş düşen rotalar, Çürük ama taş düşmeyen rotalar.. Bir de BDK Kuzey, BDK Doğu'dan daha güzel, dolanarak çıkmıyosun. BDK Doğu'daki yürüyerek yapılan yan geçiş rota hattını bozuyor. Bu da benim yorumum. Selamlar. Hakan Kocakulak.

tRAD dedi ki...

Yazdiklarimin hakliligini, ancak senin yorumlarina hak verip saygi duyarak destekleyebilirim. Guzellik subjektif bir kavram.

Ek olarak aslinda bu noktayi dusunmemistim.

Dogru soyluyorsun :)

Selamlar!

Adsız dedi ki...

Güzel bir yazı olmuş, eline sağlık.

Hakan'a katılıyorum. Çürük rotaları seven tırmanıcı tanımıyorum, sanırım hiç tanıyamayacağım. Sonuçta alpinizde de, spor tırmanışta da bir çeşit daha zor olana ulaşma eğilimi var. Ve bu sırada çürüklük faktörünün de işin içine girmesi sadece alınan riski ve göğüslenen tehlikeyi artırıyor, işin teknik ve spor yanını biraz daha gölgeliyor. Ha, genele aykırı eğilimler ve sapmalar her zaman olabilir. Bu gerçekleri değiştirmez görüşündeyim.

Hakan'nın belirttiği BDK Kuzey ve doğu arasındaki fark rota hattının değerlendirmesi için güzel bir örnek.

Bu iki ayrıntı dışında yazılanlara tamamen katılıyorum. İçimden geçenler kaleme dökülmüş sanki. Küçük Demirkazık Kuzeyi tırmandığımda da, Sulağanda açılan rotayı duyduğumda da tam olarak bunları düşünmüştüm.

Anlamsız rotalar açmaktan sakınmak gerekli. Hedef mümkün olduğunca çok rota açmak değil, her açıdan güzel rotalar açmak olmalı. Rotalar elbetteki bazen tırmanmadan aşağıdan anlaşılamıyor. Bu durumda açılan rotanın anlamsız olduğu görülüyorsa o hattın yeniden tırmanılması için değil de yeniden tırmanılmaması için rota detay vermeden duyurulmalı diye düşünüyorum. İyi tırmanışlar, Bora Balya

tRAD dedi ki...

Evet Bora, haklisin.

Bununla birlikte rotanin dik gitmesi veya gezinerek gitmesi de güzellik degerlendirmesi acisindan subjektifdir. Anlatmaya calistigim en onemli sey tutarlilik. Bundan sonra baska detaylara girilebilir.

Ondan sonrasi cok karisir zaten. Kisisel guzellik beklentilerini tartismaya acmak ise sonumuz olur :)

Sana da iyi tirmanislar..