28 Ağustos 2009 Cuma

Sofya'da bisiklet...

Sofya'dayiz.

Bir sehirde heryere bisikletle ulaşabilmek ne güzelmiş. Belki cogu sehirde bu boyle ama bazı yerlerde bisiklete binmek gelenek gibi. Bu da isleri daha da keyifli hale getiriyor.

Bir de motosiklet olayi burada resmen patlamis! Daha 1-2 yil oncesine kadar kimse motosiklete binmezken veya caldirma tehlikesiyle motosiklet almaya cesaret edemezken, simdi olay almis basini yurumus. Bir Kawasaki bayisi gorunce daldik hemen. Spesyal makineleri yakindan inceledik, agzimin sulari sel oldu. Burda zenginler iyi zengin olmus, Shoei kasklar cerez gibi satiliyor. O sirada kroscu bir grup geldi. Motorlarini bu magazanin deposuna biraktilar, pahali jiplerine binip donduler. Bayii ayni zamanda da garaj hizmeti veriyor yani. Vay be...

2 yorum:

fly rdm dedi ki...

Çocukların vazgeçilmez kahramanıdır bisiklet.
Çocukken bisikleti olan çocuk mutludur. Buna binaen çocukken bisikleti olmamak vardır.. Değinmek istediğim konu da bu aslında. Çok acıklı bir hadise. Herkes mahallede bisikletiyle gezinirken o sadece bakmakla yetinir.
Bisikleti olmayan bir çocuğun çok sevdiği ve sık sık söylediği cümleler vardır: Bi tur bineyim mi? - Bi tur versene... , Köşeden dönüp gelecem bak yeminle. ,... gibi. Cevabı hep red olmuş isteklerdir bunlar. Bu isteklere verilen klişe cevap da: Annem-babam izin vermiyo görürse kızar, olur. Çok hüzünlü. Akabinde hayattaki ilk küfürü etmek için en elverişli isteklerdir bunlar. Ne o bir tur alabilir ne de arkadaşı bir kere imana gelip ona bisikletini verir.

-bi tur versene..
-olmaz..
-nolur kiiiiiiiiii bak şu direğin ordan, köşeden, dönücem.
-ya, biraz önce çekirdeğimi sana verdim ya, yetin onla.
-yaa hadi ya....
-olmaaaaaaaz..
-ama bisiklet senin, sen hep sürersin. (taktik)
-tamam işte hep sürüyorum zaten. (dahi çocuk)

:)...

Sevgiyle.

tRAD dedi ki...

Evet, kucukken benim hic bisikletim olmadi...