Epeydir yazamadığımı farkettim. Eskiden aynı ilgideki çok insanın takip ettiği bir blogdu benimki. Facebook ve Instagram gibi platformların sosyalliği domine etmesi blog, forum gibi ortamlara olan ilgiyi azalttı. Haliyle not alma motivasyonu da düştü. Ben bu blogu yazmayı, en azından kendim için çok güzel ve özel bir not alma şekli olarak düşünüyorum ama evet, sosyal medyanın dominasyonu beni de etkiledi.
14 Mayıs 2014 tarihinde, Zafer Gürevin ile birlikte Erciyes'teydik. Zafer yeni aldığı Splitboard'ı (Ayrık Snowboard) denedi, ben de ödünç bir tur kayağı ile yürüdüm.
14 Temmuz 2018 tarihinde, Ali Değer Özbakır ile Erciyes'e tırmandık ve bir trans faaliyeti yaptık. Aslında düşüncemiz olabildiğince hafif ve hızlı olarak Erciyes'i aşmak, yıllardır sevdamız alpinizmden farklı olarak ise bunu diğer hobimiz koşu ile birleştirmekti. Ancak hiç koşmadık, bunda en önemli sebep Ali'nin atlattığı öz çarpraz bağ (ACL) ameliyatı sonrası zorlamak istememesiydi. Koşmasak da, 22 km toplam mesafe ve 2736 m irtifa kazanımını 4 saat 44 dk. gibi bir sürede tamamladık. Tabi başlangıçtan bitişe toplam süremiz (hatırlamıyorum) bundan daha uzun olmalı, bu sadece Strava'nın kayda aldığı süre ama molalarımızı dahil etmemiş olabilir.
Bu faaliyette Ali hafif bir yaklaşma ayakkabısı, ben de bir koşu ayakkabısı giymiştim. Bu ayakkabılarla krampon kullanmak, özellikle Sütdonduran'a inişte çok zorlayıcı ve beklentimizin aksine yavaşlatıcı oldu. Sütdonduran tarafı bazı bölümlerine oldukça zorlayıcı ve ciddi diklikler barndırıyordu. Normal dağ botları ile olsaydık süreyi biraz daha kısaltabilirdik diye düşündük.
6 Eylül 2018 tarihinde Dolomitler'deydim. Tırmanmak amaçlı gitmemiştim, sadece 1 gece kaldım. Güzeldi.
20-21 Şubat 2019 tarihlerinde Yenal, Yıldırım ve Egemen ile birlikte Erciyes'teydim.
22-24 Şubat 2919 tarihlerinde Aladağlar'daydık.
9 Mart 2019 tarihinde Erciyes'teydim.
12 Mart 2019 bir trafik kazası geçirdim. Sol kol Radius kemiğim kırıldı. Bugün 4 Nisan ve tek el ile bunları yazıyorum...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder